Balkon Dekorasyonunuza Uygun Fayanslar ile Şıklığı Yakalayın
Balkonlar, evin en ferah ve dinlendirici olan bölümleridir. Evin yaşam kalitesini arttırmak için son derece konforlu ve şık bir balkona sahip olmak oldukça önemlidir. Günümüzde balkon dekorasyonu, ev dekorasyonunu tamamlamak için gereklidir. Konfor alanı olan balkonlar, eve uyumlu bir şekilde dekore edilip özel bir alan hâline getirilebilir. Balkon dekorasyonunda fayanslardan objelere kadar birçok eşya kullanılır. Doğru balkon fayanslarını tercih etmek hem fonksiyonel açıdan hem de dekorasyon açısından son derece önemlidir. Balkon fayansları renk, boyut ve yüzey bakımından birçok farklı çeşidiyle karşımıza çıkar. Son zamanlarda balkon fayanslarının boyutlarına çok dikkat edilmeye başlandı. Bundan dolayı ortaya çıkan üç boyutlu fayanslar ile balkonlara bambaşka bir hava katmak artık çok kolay.
Balkonlarda benzersiz bir tarz oluşturmak için balkon fayanslarını, balkon duvar seramiklerini doğru boyutta ve renkte seçmek gerekir. Balkon fayansları ile balkonda yer alan eşyaların ve renklerin birbirine uyumlu olması son derece önemlidir. Balkon haricinde teras da bulunan evlere sahip olanlar için balkon dekorasyonu çok daha eğlenceli bir hâle gelebilir. Teras için de aynı şekilde ister ahşap ister desenli ister de parke görünümlü balkon fayanslarını tercih edebilirsiniz. Balkon fayansları hem duvara hem yere uygulanır. Bu durumda uyumlu seçimler yaparak balkonlarınızda şıklığı yakalayabilirsiniz. Balkon fayansları artık birçok renkte ve desende sunulduğu için balkonlarınıza kendi tarzınızı yansıtabilirsiniz.
Balkon Fayansları Seçerken Nelere Dikkat Edilmelidir ?
Balkon duvar fayansları, her balkona uyumlu olacak şekilde farklı farklı birçok çeşidiyle sunuluyor. Balkon fayanslarını uzun yıllar boyunca herhangi bir sıkıntı yaşamadan rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bu malzemeler, kaliteli olduğu takdirde aşınma yapmaz. İçinize sinen balkona sahip olmanın en kolay yolu, doğru dekorasyon yapmaktır. Balkon duvarları için çoğunlukla altıgen fayanslar tercih ediliyor. Böylelikle geometrik bir balkon dekorasyonu yapılmış oluyor. Bunun haricinde ebat sorununu ortadan kaldırmak için ise rektifiye fayanslar bulunuyor. Kısacası amaç ve tarz baz alınarak uygun fayans seçilmelidir. Balkon fayansı modelleri her zevke hitap ettiği için ve birçok renk seçeneği ile sunulduğu için kolaylıkla seçim yapabilirsiniz.
Balkon kalebodur ürünlerini kullanarak balkonunuza natürel bir hava katabilirsiniz. Aynı zamanda balkon yer fayansları ve balkon duvar fayanslarını birleştirip şık bir dekorasyona imza atabilirsiniz. Balkon yer döşemeleri yapılırken en önemli olan nokta, balkonun boyutudur. Yer fayansları, balkonu adeta baştan yarattığı için bambaşka bir ortama giriyormuş hissi oluşturabilir. Balkon döşeme taşları, çok fazla tercih edildiğinden her boyutta üretilmiştir. Balkon fayanslarının boyutları da oldukça geniş bir aralıkta karşımıza çıkar. Balkon fayans modelleri, 10×30 santimetreden 120×120 santimetreye kadar birçok boyutta kullanıcılarına sunuluyor. Aynı zamanda bu malzemeler geniş renk skalasına sahip olduğu için yaratıcı bir balkon dekorasyonu rahatlıkla yapılabilir.
Teras fayansları parlak, mat, kaymaz ve porselen seçenekleri ile karşımıza çıkıyor. Teras fayansları arasından dekorasyona en uygun olanı seçilmelidir. Böylelikle teraslar hem daha kullanışlı bir hâle gelir hem de daha şık bir görünüm kazanır. Teras ve balkon fayansları seçerken dikkat edilmesi gereken noktalardan biri kesinlikle markadır. Çünkü bu malzemeler kaliteli olduğu takdirde uzun ömürlü ve dayanıklı olurlar. Dolayısıyla bilinen markaların ürünlerini tercih etmek daha doğru olacaktır. Balkon fayanslarının fiyatları ise değişiklik gösterir. Oldukça uygun fiyatlı balkon fayansları olduğu gibi pahalı olanları da vardır. Kalitesi ile kendini kanıtlamış evim.com sitesinden kaliteli ve uygun fiyatlı balkon fayansları ile balkon dekorasyonunuzu tamamlayabilirsiniz.
Aileniz ile Birlikte Keyifli Vakit Geçirebileceğiniz Çocuk Dostu Oteller
Çocuk dostu oteller, çocuklu aileler için bütün ayrıntıları detaylı bir şekilde düşünülerek hem çocukların hem de aile bireylerin daha konforlu ve keyifli tatil geçirmelerini sağlamaktadır. Böylelikle baba ve annelerin tatil sırasında kendilerine ait zaman ayırabileceği ve çocuklarının da hem keyifli bir tatil geçirirken aynı zaman da öğrenirken eğlenen bir zaman geçirmeleri için çocuk dostu aileler özel olarak etkinlikler, eğitimler ve aktiviteler vermektedir.
Çocuk dostu oteller bünyesinde çocuk oyun parkları, bebek bakıcısı, çocuk bakıcısı, mini kulüp, çocuk büfeleri, çocuk oyun salonları, çocuk havuzları ya da çocuk animasyonları gibi birbirinden farklı ve keyifli aktiviteleri bünyesinde barındırmaktadır. Bu sayede çocuklu ailelerin çocukları buralarda keyifli zaman geçirirken hem eğlenip hem öğreniyorken aynı zaman da aileler de tatil sürelerini daha keyifli ve daha eğlenceli bir şekilde geçirebiliyorlar. Türkiye’nin en önemli tatil bölgelerinde birbirinden farklı aktivite ve eğitimleri bünyesinde bulunduran çocuk otelleri bulunmaktadır. Bu nedenle çocuk dostu oteller olarak hazırlayacağımız bu liste çocuklar için en iyi konforu, eğitimi, zamanın en iyi şekilde değerlendirilmesini sağlayan tesisler olacaktır. Bu nedenle farklı konaklama imkânlarının yanı sıra çocuklar için özel olarak tasarlanan ve hazırlanan çocuk alanlarında tatilin keyfini hem siz hem de çocuklarınız en iyi şekilde değerlendirecektir.
En Konforlu Çocuk Dostu Otelleri
Ladonia Hotels Zemda Gümüşlük: Gümüşlük merkeze 1 kilometre, Bodrum-Milas hava alanına 57 kilometrelik mesafede yer alan bu tesis denize sıfır konumda yer alan ve toplamda 30 oda ile hizmet veren en konforlu çocuk dostu otelleri arasında yer almaktadır. Denize sıfır konumda yer alan bu tesisin ayrıca kendine özel bir adet plajı da bulunmaktadır. Tesis bünyesinde araç kiralama hizmetinin yanı sıra açık restoran, bar, kuru temizleme gibi imkânların yanı sıra açık havuz bulunmaktadır. Ziyaretçilerin konaklama süresince keyifli zaman geçirebilmeleri amacıyla bilardo, masa tenisi, sörf ve bütün su sporlarını yapma olanakları bulunmaktadır. Bölgenin en iyi tesisleri arasında olmasının en önemli nedenleri arasında ise çocuk kulübü ve çocuk havuzunun olması nedeniyle en konforlu ve en keyifli çocuk dostu otelleri arasında görülmektedir. Gümüşlük bölgesini ziyaret etmek isteyen çocuklu aileler tarafından tercih edilmesi gereken bir oteldir.
Ladonia Hotels
Club Calimera Serra Palace: Manavgat merkeze 14 kilometre ve Antalya Havalimanına 80 kilometrelik mesafede bulunan bu tesis denize sıfır konumda yer alan ve günlük olarak temizlenen odaları ile en konforlu ve en temiz çocuk dostu otelleri arasında yer almaktadır. Tesiste açık havuzun yanı sıra kendine özel bir adet plajı da bulunmaktadır. Tesiste konaklayan misafirlerin keyifli zaman geçirmeleri amacıyla animasyon, Fitness, Su kaydırağı, Mini futbol, sauna, tenis dersi, bilardo, futbol, mini golf, Masa tenisi, tavla, Türk hamamı, dart, SPA, masaj, oyun salonu, tenis kortu gibi aktiviteleri bulunmaktadır. Yemyeşil bir alan üzerine kurulu olması ve gezilecek ve görülecek bölgelere yakın bir konumda yer almasının dışında bu tesisi en önemli olanda tutan ise çocuk dostu oteller arasında ilk sırada yer almasıdır. Çocuklu ailelerin hem kendilerinin hem de çocuklarının daha keyifli, huzurlu ve konforlu bir tatil geçirmeleri amacıyla çocuklar için çocuk animasyonu, özel çocuk bakımı, çocuk havuzu, restoranda kullanılmak için çocuk maması, çocuk kulübünün yanı sıra çocuk diskosu gibi alanlar ile çocukların tatil dönemlerinde en keyifli tatili geçirmeleri amaçlanmaktadır.
Club Calimera Serra Palace
Alemdaroğlu Airport Hotel: Kars merkezde yer alan bu tesis bölgenin en konforlu ve en önemli tesis olmasının yanı sıra çocuk dostu otel olarak en iyi hizmeti vermektedir. Günlük olarak temizlenen 30 odası ile hizmet veren bu tesis bünyesinde Aerobic, Fitness, Türk hamamı, bisiklet kiralama, masaj ve canlı müzik gibi farklı aktiviteleri bunmaktadır. Şehir merkezinde yer alması sebebiyle hem Kars şehir merkezini hem de bölgede gezilecek ve görülecek bölgelere oldukça yakın bir konumda olması sebebiyle tercih edilmektedir. Bunun yanı sıra çocuklu ailelerin keyifli ve rahat bir konaklama imkanı sağlamaları amacıyla güler yüzlü personelleri sayesinde en iyi hizmet verilmektedir. Kars ziyaretiniz sırasında tercih edebileceğiniz en iyi çocuk dostu oteller arasında yer almaktadır.
Yemek Yerken Yutma Güçlüğüne Neden Olan Bir Hastalık: Akalazya
Akalazya yemek borusunun mideye açılan bölgesindeki bozulma nedeniyle nadiren ortaya çıkan bir kronik gastrointestinal sistem hastalığıdır. Hastalığın etkilediği bölge alt özefagal sfinkteri olarak adlandırılmaktadır. Alt özefagal sfinkterler mide ile yemek borusu arasındaki açıklığı düzenleyen bir kastır. Eğer bu kasın kasılıp gevşeme mekanizmasında herhangi bir problem meydana gelirse akalazya adı verilen bu hastalık ortaya çıkar. Bu hastalık sonucunda yemek borusunun alt kısmındaki kasların hareketi bozulduğu için besinler mideye boşalamaz ve yemek borusunda birikir.
Başta yutma güçlüğü olmak üzere birçok sağlık sorununa neden olan akalazya hastalığı hastaların yaşam kalitesini oldukça olumsuz bir şekilde etkilemektedir. Hastalık ilerledikçe yemek borusunun mideye açıldığı kısımda artan sebebi ile genişleme meydana gelir. Akalazya hastalığı genelde çok yavaş bir şekilde seyretmektedir. Hastalığın klinik seyrine göre zamanla katı besinlere karşı daha sonra da sıvı besinlere karşı yutma güçlüğü ortaya çıkmaya başlar. Ayrıca ilerleyen zamanlarda besin maddelerinin akciğer dokusuna kaçmasından dolayı zatürre ortaya çıkabilmektedir.
Akalazya hastalığında diğer gastrointestinal sistem hastalıklarından daha belirgin belirti ve bulgular ortaya çıkmaktadır. Hastalığın en belirgin özelliği karnın hemen üstünde dolgunluk hissi ve mide ekşimesidir. Bu belirtilerin yanı sıra vücudun etkilenen diğer bölgelerinde de çeşitli belirti ve bulgular ortaya çıkabilmektedir.
Akalazyanın Nedenleri Nelerdir ?
Akalazya birçok faktöre bağlı olarak görülen bir gastrointestinal sistem hastalığıdır. Ancak altta yatan nedenlere göre birincil ve ikincil akalazya olarak 2 grupta incelenmektedir. Birincil akalazya belli bir nedeni olmayan akalazya türü iken ikincil akalazya ise altta yatan bir hastalık sonucunda ortaya çıkmaktadır.
Birincil akalazya genellikle alt özofagus sfinkterlerini kontrol eden sinirlerde meydana hasarlar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Ancak bu sinir hasarlarını yani bir diğer adı ile nörodejenerasyonu neyin tetiklediği tam olarak açıklığa kavuşturulmamıştır. İkincil akalazya ise mutlaka yemek borusunda veya midede meydana gelen bir hasar sonucunda ortaya çıkmaktadır.
Akalazya
Akalazyanın Belirtileri Nelerdir ?
Akalazya hastalığı genellikle hafif bir şekilde seyreden bir hastalık olduğu için belirtiler de geç dönemde ortaya çıkmaktadır. Hastalığın en belirgin özelliği zamanla şiddeti artan yutma güçlüğüdür. Bu yutma güçlüğü öncelikle katı besinlerde daha sonra zamanla sıvı besinlerde ortaya çıkmaktadır. Yutma güçlüğüne bağlı olarak zamanla kişinin yaşam kalitesi olumsuz bir şekilde etkilenir.
Zamanla sıvı besinlere karşı oluşan yutma güçlüğü sonucunda sıvı besinler yemekten sonra pozisyona bağlı olarak geri kaçar. Bunun sonucunda da besin maddeleri akciğer dokusuna kaçar ve zamanla bu akciğer dokusunda iltihaba neden olarak zatürre meydana gelir.
Bunun yanı sıra akalazya hastalığında yemek borusunda ağrı, göğüste ağrı, ağza sindirilmemiş besinlerin gelmesi ve besinlerin göğüste takılma hissi gibi belirtiler de ortaya çıkabilmektedir.
Akalazyanın Tedavisi Nasıldır ?
Akalazyanın tedavi edilebilmesi için öncelikle uzmandoktor tarafından çeşitli muayene yöntemleri ile kesin tanının konulması gerekmektedir. Bunun için de özofagus basınç ölçümü, endoskopi incelemesi ve özofagogram gibi yöntemlere başvurulmaktadır.
Bu muayene yöntemleri sonucunda akalazya tanısı konulmuş ise en kısa sürede tedaviye başlanmalıdır. Çünkü ilerleyen akalazya vakalarında daha ciddi belirtiler ve komplikasyonlar ortaya çıkabilmektedir. Akalazya tedavisinin amacı ise akalazyaya neden olan sfinkter basıncını azaltmak ve yutma güçlüğünün önüne geçerek besinlerin mideye kolay bir şekilde boşalmasının hızlandırılmasıdır.
Akalazya hastalığı tedavi
Akalazya hastalığında ilaç tedavisi, balon dilatasyon işlemi ve botulinum toksininin endoskopik enjeksiyonu gibi tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Akalazyanın ilaçla tedavisinde kalsiyum kanal blokerleri ve nitratlar kullanılmaktadır. Bu ilaçlar ile yemek borusundaki kasların basıncı azaltılarak hastalığın belirtileri hafifletilir. Ancak uzun vadede bu ilaçların etkisi azalmaya başlamaktadır. Yani akalazya ilaç ile tedavi edilebilecek bir hastalık değildir.
Akalazya hastalığında kullanılan bir diğer tedavi yöntemi balon dilatasyon işlemidir. Bu tedavi yöntemde cerrahi uygulanmadan doktor mide ve yemek borusundaki aralığa bir balon yerleştirir ve bölgenin genişlemesine yardımcı olur. Bu tedavi yöntemi ile akalazya cerrahi gerektirmeden birçok hastada iyileşmeyi mümkün hale getirmektedir. Ancak işlem sonrası enfeksiyonların önlenmesi adına hastaların bir süre yaşam tarzında değişikliğe gitmeleri gerekmektedir.
Akalazya hastalığında başvurulan diğer bir tedavi yöntemi ise botulinum toksininin endoskopik enjeksiyonudur. Bu tedavi yönteminde bir bakteri türünün toksinleri elde edilerek seyreltilir ve hastalara enjekte edilir. Bu da kısa süreliğine de olsa akalazyanın belirtilerini hafifletmektedir.
Yozgat, Türkiye’nin İç Anadolu Bölgesi’nde bulunur, Aydıncık, Çekerek ve Kadışehri ilçeleri ise Karadeniz Bölgesi’nde kalır. Geçmiş zamanda birçok uygarlığın etkisinde kalan bu il, pek çok kültürle iletişime geçmiştir.
Yozgat ili; tarım, hayvancılık ve sanayi gibi alanlarda gelişmiştir ve geçimini bu yollarla sağlar. Yozgat sadece geçim yollarıyla değil, yöresel mutfağıyla da öne çıkmayı başarmıştır. Mutfağında İç Anadolu’nun izlerini taşıyan bu güzide il, şehre gelen turistler yöresel tatlarıyla büyüler.
En Lezzetli Yozgat Yemekleri
Peki, Yozgat’ın en öne çıkan yerel lezzetleri nelerdir? Yozgat’ta meşhur yemekler denildiğinde aklınıza hangi yiyecekler geliyor? Eğer bu konu dikkatinizi gerçekten çektiyse aşağıda yer alan yazımızı okuyabilirsiniz. Sizin için araştırdık ve derledik, işte güzide şehir Yozgat’ın en öne çıkan yöresel lezzetleri!
Yozgat Mantısı Olarak da Bilinen: Çapçup Mantı
Mantı ülke genelinde sevilen, çeşitli yörelere göre çeşitli şekillerde yapılan bir hamur işidir. Mantıyı kendisine göre yorumlayan illerden biri Yozgat, bu enfes lezzeti en güzel adreslerinden de biridir. çapçup mantısının ana malzemesi eriştedir. Tencere makarna gibi haşlanan kesme hamurun üstüne bol yoğurt ve yağ dökülür. Fiyatı uygun olarak nitelendirilen çapçup mantıyı Yozgat’ın merkezi lokantalarında bulabilirsiniz.
Çapçup mantısı
Bulama Çorbası
Yozgat’ın belki de en çok tercih edilen çorbası olan bulama çorbası, soğuk kış günlerinin de vazgeçilmezi olarak karşımıza çıkar. Bulama çorbası, yumurta, nane, patlıcan ve dövme diye adlandırılan yarmadan yapılır. Yöre halkının bağımlısı olduğu bu lezzet, Yozgat’ın hemen hemen her lokantasında bulunabilir. Fiyatı oldukça makuldür. Bir çorbaya göre oldukça doyurucu olan bulama çorbası aynı zaman da şifa çorbası olarak da nitelendirilebilir. Yolunuz Yozgat’ın sokaklarına düşerse meşhur bulama çorbasını mutlaka deneyin.
bulama-çorbası
Yozgat’ın Pidesi: Parmak Çörek
Yozgat’ın en sevilen hamur işlerinden biri olan parmak çörek, üzerindeki çizikler sebebiyle bu adı almıştır. Tadı pideye benzetilen bu lezzet, genelde şehrin fırınlarında karşımıza çıkar. Sabah kahvaltılıklarının vazgeçilmezi olan bu çöreğin tadını yanına aldığınız bir bardak çayla ikiye katlayabilirsiniz. Misafir ağırlamak için de tercih edilen bu lezzeti, yolunuz Yozgat’a düşerse mutlaka denemenizi tavsiye ediyoruz.
Parmak çörek
Yozgat Tandır Kebabı
Yozgat’ın en sevilen ve belki de en çok tüketilen Yozgat tandır kebabı, şehrin vazgeçilmez lezzetlerinden biridir. Yozgat’a gelen misafirlerin ilgisini çeken bu yerel lezzet, şehrin hemen hemen her kebapçısında bulunmaktadır. Fiyatını makul olarak nitelendireceğimiz bu lezzet, Yozgat dışında çok bilinen bir kebap çeşidi değildir. Yozgat Tandır Kebabı’nın lezzetini yanına alacağınız bir bardak ayran ile ikiye katlayabilirsiniz.
Eğer şu sıralar Yozgat’ı ziyaret etmeyi düşünmüyor ama bu yerel lezzeti de denemek istiyorsanız tarifdefteri.net/ sitesini ziyaret edebilir, Yozgat tandır kebabını sofranıza kadar getirebilirsiniz.
Küçük bir uyarıda bulunalım: Hangi şehir olursa olsun, bir şehri tanımak için sadece o şehrin havasını solumak ya da o şehrin sokaklarını gezmek yetmez. Eğer o yeri tanımak istiyorsanız, kültürünü benimsemeli ve yöresel yemeklerini de muhakkak denemelisiniz.
Şifalı Sular Kenti Denizli’de Nefes Kesen Manzaralar Sunan Gezi Rotaları
Ege Bölgesi’nin en önemli şehirleri arasında yer alan Denizli, Ege’nin kıyısında yer alan turistik beldelere alternatif olarak ziyaretçilerine hem tarihi hem de doğal güzellikler yönünden unutulmaz bir gezi deneyimi yaşatmaktadır. Dünyanın dört bir yanından ziyaretçi akınına uğrayan Pamukkale başta olmak üzere pek çok güzelliğe ev sahipliği yapan bu güzel şehir, 1 günü olandan, birkaç günü olana kadar tüm ziyaretçilerine en güzel gezi olanaklarını vadetmektedir. Zengin bir mutfağa da sahip olan şehirde, sizin için seçtiğimiz gezi noktalarını hem de en özel restoranları ve kahvaltı mekanlarını keşfedebilirsiniz.
Bu Başlığımızı Okuduktan Sonra Denizli’ye Gitmek İçin Hemen Bilet Ayarlama İsteği Uyandıracak Birbirinden Özel Gezi Noktaları
Denizli, Türkiye’nin en gelişmiş ve en büyük ilk 16 şehri arasında yer almaktadır. Bu nedenle şehir sık sık iş amaçlı ziyaretlere ev sahipliği yapmaktadır. Bu amacın yanı sıra Denizli, yerli ve yabancı turistler tarafından en çok şifa kaynağı alanları ve eşsiz doğal güzellikleri için ziyaret edilmektedir. Köklü bir tarihe ve zengin bir mutfağa da sahip olan şehri Denizli gezilecek ve görülecek yerler hakkında detaylı bilgi alarak, adeta yerlisi gibi karış karış gezmeye hazır mısınız?
Pamukkale Travertenleri kuşkusuz Denizli denince şehre her gelen ziyaretçinin mutlaka görmek isteyeceği noktadır. Denizli şehir merkezine 20 km uzaklıkta, kendisi ile aynı adı taşıyan ilçede yer alan travertenler UNESCO Dünya Mirasları Listesi içerisinde yer almaktadır. Bölgenin termal su kaynaklarının gün yüzüne çıkarak kalsiyum karbonata dönüşmesi ile oluşan bu eşsiz alan, 2 ana kısımdan oluşmaktadır. Travertenlere giriş yasak olup, ön kısımda yer alan yapay alana çıplak ayakla olmak şartı ile girilebilmektedir. Fotoğrafçıların da gözdesi olan travertenlerin arka kısmında ise yamaç paraşütü aktivitesi yapılmaktadır.
Karahayıt – Kırmızı Su Pamukkale Travertenleri’nin 5 km kuzeyinde yer almaktadır. Pamukkale travertenlerinin kardeşi olarak anılan bu doğa harikası noktanın farkı ise gün yüzüne çıkan su kaynağının içeriğinin bikarbonat, sodyum, sülfat, magnezyum ve kalsiyumdan oluşması ile oluşan travertenlerin renginin kırmızı olmasıdır. Eklem ağrıları başta olmak üzere pek çok rahatsızlık için tercih edilen bu alan aynı zamanda eşsiz manzarası için de ziyaret edilmektedir.
Kleopatra Havuzu – Antik Havuz şehrin en dikkat çeken noktalarından biri olup, hem tarihi, hem şifa özelliği hem de doğal güzellikleri ile eşsiz bir deneyim yaşatmaktadır. Hierapolis Antik Kenti’nde yaşanan bir deprem sonucu oluşan bu doğal havuz, yaz kış ideal sıcaklıktadır. Tarihte bu havuzu Kleopatra’nın güzelleşmek için ziyaret ettiği rivayet edilmektedir. Hierapolis Amfi Tiyatro ile Pamukkale Travertenleri arasında kalan bu eşsiz noktayı mutlaka ziyaret etmeniz ve şifasından yararlanmanız önerilmektedir.
Klopatra Havuzu – Antik Havuz
Pamukkale Arkeoloji Müzesi Denizli’nin eşsiz tarihini gözler önüne seren en özel gezi noktaları arasında yer almaktadır. Hierapolis Antik Kenti’nin en büyük yapılarından biri olan Roma Hamamı, 1984 yılından bu yana müze olarak hizmet vermektedir. Müzede antik kentten çıkan eserlerin yanı sıra, şehrin diğer önemli antik kentlerinden çıkan eserler de sergilenmektedir. Tunç Çağı’nın izlerini taşıyan Beycesultan Höyüğü’nden de çıkan eserleri burada görmek mümkündür.
Bağbaşı Yaylası & Teleferik eşsiz bir doğa gezisi için tercih edilebilecek en özel noktalardan biridir. Bağbaşı Mahallesi’nde yer alan teleferik ile yaylaya çıkmak başlı başına bir seyir deneyimi oluşturmaktadır. Gündüz doğa manzarası sunan bu yolculuk akşam saatlerinde ise misafirlerine bir ışık seli izletmektedir. Teleferiğin çıktığı noktada yer alan ring minibüsleri ile yaylaya ulaşım sağlanmaktadır. Yaylada gün boyu temiz havanın keyfini çıkarmanın yanı sıra Macera Parkuru’nda eğlenceli anlar yaşayabilirsiniz. Gece ise dilerseniz bungalovlarda ya da kendi çadırınızla yaylada konaklayabilirsiniz.
Kaklık Mağarası Denizli şehir merkezine 30 km uzaklıkta olup, mağaralar yönünden zengin şehirde, en çok ziyaret edilen noktalardan biridir. Dikit, sarkıt ve damla taş şekilleri ile dikkat çeken mağarada suyun berraklığı da hayranlık uyandırmaktadır. Turkuaz ve yeşil tonlarının yansıdığı suyu ve taban kısmında traverten benzeri oluşumları ile Kaklık Mağarası, gördüğü ilgiyi fazlası ile hak eden bir doğal güzelliktir.
Kaklık Mağarası
Salda Gölü Burdur sınırları içerisinde yer alsa da, eğer Denizli’de birkaç gününüz varsa, günübirlik ziyaret edebileceğiniz en özel noktalardan biridir. Denizli’den yalnızca 1 saat uzaklıkta olan Salda Gölü, Türkiye’nin Maldivleri olarak anılmaktadır. Bembeyaz kumların, masmavi gölün ve eşsiz manzaranın gün boyu keyfine vardıktan sonra aracınızla tekrar bir saatlik yolculuğun ardından Denizli’ye rahatlıkla dönebilirsiniz.
Travertenleri Kadar Kebabıyla Da Meşhur Denizli’nin En İyi Restoranları
Meşhur Denizli Kebapçısı Denizli tatili sırasında her ziyaretçinin mutlaka uğradığı restoranlar arasında yer almaktadır. Denizli’nin meşhur kebabını her tadanın tam not verdiği işletmede kişi başı fiyatlar 40 TL – 50 TL arasındadır.
Adres: Topraklık Mah. Ulu Cami Altı, Denizli 20150 Türkiye
Denizli Kebapçısı
Miske gerçek yöresel tatlar ve güzel kebaplar yemek isterseniz
Denizli’de zengin menüsü ile aklınıza kazınacak mekanlar arasında yer almaktadır. Ayvalı lahmacun, simit kebabı ve kuru dolması oldukça beğenilen işletmede kişi başı fiyatlar 50 TL – 90 TL arasındadır.
Adres: Siteler Mah. Bursa Caddesi No: 35/A, Denizli 20085 Türkiye
Garson Şükrü ızgara etleri, ciğeri ve limonlu kavurması ile şehrin klasikleri arasında yer almaktadır. Özel yemeklerin ve iş yemeklerinin de vazgeçilmez adresi olan işletmenin mezeleri de oldukça başarılı olmakla birlikte kişi başı fiyatlar 60 TL – 100 TL arasındadır.
Adres: Antalya Yolu 7. Km, Denizli, Türkiye
Baloğlu Pide şehrin en meşhur pidecisi olup, klasik seçeneklerinin yanı sıra ballı tahinli pidesi ile ünü şehir sınırlarını aşmıştır. Porsiyonları oldukça büyük olduğundan, yarım sipariş vermeniz ya da 2 kişi tek sipariş vermeniz önerilmektedir. Menüdeki ürünlerin fiyatları 18 TL – 35 TL arasındadır.
Adres: Karaoğlanoğlu Cad. No:14 Tavas Merkez, Tavas, Denizli Türkiye
Recep’in Yeri konuklarına yalnızca çöp şiş ve şişte köfte sunarak, bu lezzetler üzerine profesyonelleşmiş bir işletmedir. Közlenmiş sebzeleri ve salatası da oldukça beğenilen mekanda kişi başı fiyatlar 25 TL – 35 TL arasındadır.
Değirmende Canlı Alabalık Restaurant eşsiz bir doğanın kalbinde, şırıl şırıl akan sular eşliğinde taze alabalık yiyebileceğiniz bir mekandır. Kaşarlı alabalık favori lezzet olup, kişi başı fiyatlar 50 TL – 75 TL arasındadır.
Adres: Kayhan Beldesi, Denizli, Türkiye
Denizli, Ege Bölgesi’nin adeta saklı kalmış cennetlerinden biridir. Ege’nin kıyı kesimlerindeki popüler turizm beldeleri kadar bilinmeyen eşsiz bir doğaya ev sahipliği yapan bu şehir, dünyada eşi benzeri olmayan oluşumlarının yanı sıra köklü tarihi ve zengin mutfağıyla da kusursuz bir tatile olanak sunmaktadır. Denizli Gezi Rehberi içerisinden seçtiğimiz en özel noktaların yanı sıra bu şehirde ziyaretçileri birbirinden özel gezi noktaları, şık restoranlar ve mükemmel kahvaltı mekanları beklemektedir.
Denizli’de Güne En İyi Lezzetlerle Başlamak İsteyenlerin Tercih Ettiği Kahvaltı Mekanları
Denizli’nin kahvaltı mekanları
Cafe Pi güzel bahçesi, şık sunumları ve doğal lezzetleri ile Denizli’de kahvaltı denince akla ilk gelen adreslerden biridir. Serpme kahvaltı hizmeti alacağınız işletmede kişi başı fiyat aralığı 30 TL – 40 TL şeklindedir.
Erşafak Gurme Kahvaltı ziyaretçilerine fiks bir serpme kahvaltı sunmanın yerine, dilediğiniz ürünleri tek tek sipariş ederek, kendi sevdiğiniz kahvaltıyı oluşturma olanağı sunmaktadır. Seçeceğiniz ürün sayısına göre değişmekle birlikte iki kişi fiyat ortalaması 60 TL – 100 TL arasındadır.
Kelebek Cafe Pamukkale’de travertenleri gezmeden önce enerji toplayacağınız bir kahvaltı için en iyi mekanlardan biridir. Kişi başı fiyatlar 25 TL – 30 TL arasındadır.
Adres: Siteler, Doğan Demircioğlu Cd. No:1, 20160 Pamukkale/Denizli
Altıneller Pastanesi patlıcan kızartma, ıspanak graten, bazlama gibi birbirinden özel lezzetlere de yer verdiği serpme kahvaltısı ile şehrin klasikleşen mekanları arasında yer almaktadır. Kişi başı fiyatlar 40 TL – 50 TL arasındadır.
Adres: Yeşilköy Mh., 20055 Merkezefendi/Denizli
Varol Gurme zengin peynir çeşitleri, kızartma tabağı, sucuklu yumurta gibi seçeneklerin yanı sıra zengin serpme kahvaltı tabağıyla da güne hem keyifli hem de doyurucu bir başlangıç için en elit mekanlar arasında yer almaktadır. Kişi başı fiyatlar 35 TL – 50 TL arasındadır.
Adres: Saraylar, Gazi Mustafa Kemal Blv., 20010 Merkezefendi/Denizli
Lezzet Durağı seçkin atmosferi, zengin seçenekleri ve büyük porsiyonları ile öğlen yemeklerini unutturacak bir kahvaltı sunmaktadır. İki kişi fiyat ortalaması 80 TL – 100 TL arasındadır.
Adres: Siteler Mahallesi Siteler Kınıklı, 20160 Denizli
Şeker hamuru kurabiye tarifi arayanlar için harika bir tarifim var. Onlarca defa denenmiş şeker hamuru kurabiye tarifi için öncelikle sademi yoksa zencefillimi ona karar vermeniz gerekiyor. Ama ben kesinlikle zencefilli kurabiyeyi hiç bir kurabiyeye değişmem. Eğer müşteriye yapacaksanız zencefilli olması için israr edin. Tadı ve kokusundan sonra inanın sizden bir daha kurabiye siparişi edecektir. Sade kurabiyeleri istediğiniz kadar güzel süsleyim lezzet anlamında yanından geçemez. Ama yinede sadece yapacağım drseniz her ikisinide ekliyorum tarife. Zencefilli kurabiye pişerken kokusunu duyan zaten kapınızı tıklayabilir. Onun için bir kaç tane fazla yapmakta fayda var efenim 😀 Yılbaşında zencefilli adam yaptığımda kullandığım tarifin aynısı. Biraz daha lezzet patlaması için baharatlar katabilirsiniz. Elbette damak tadınıza kalmış bişey istemezseniz eklemeyebilirsiniz. Öncelikle sade yapacaksanız baharatları, pekmezi ve zencefili çıkarıyoruz. Aldığı kadar un olarak yazdım çünkü yumurta büyüklüğü yağın yumuşaklığı hepsi ölçüyü değiştiriyor. Elinize yapışmayan kulak memesi kıvamında olacak. Çok yumuşak olursa sitreçleyip buzdolabında bir saat bekeletebilirsiniz.
1. Un, kabartma tozu, tuz, zencefil ve baharatları bir kapta karıştırın.
2. Tereyağı, esmer şeker ve toz şekeri krema kıvamına gelene kadar yüksek hızda çırpın. Pekmezi ve yumurtayı ekleyin ve çırpmaya devam edin. Çırpıcıyı düşük hıza getirip unlu karışımı yavaş yavaş yedirin. Unu yedirdikten sonra çok karıştırmayın. Hamuru düzleyip streç filme sarın ve buzlukta 20 dakika bekletin.
3. Hamura istediğiniz büyüklükte ve şekilde kalıpla kesip aralarında boşluk bırakarak tepsilere yerleştirin
. 4. Rengi kızarana kadar, 170 deceli fırında 12-15 dakika fırında pişirin. Fırında bırakmadan öıkarın ve üstleri düz olması için bir tepsi koyun çok bastırmadan. Sıcakken koyduğunuz için üstü hafif kabarsa bile düze oluyor.
5. Şeker hamuru kaplamadan önce mutlaka iyice soğumalı.
6. Şeker hamurunu öncelikle tezgah üstünde 5 dakika yoğun. Pasta kaplayacaksanız bir püf noktası çatlamaması için iyi yoğrulmalı.
7. kurabiye kestiğiniz kalıplarla şeker hamurunu kesip çok az bal sürerek kurabiyelere yapıştırın. Şeker hamurunu şeker hamuruna yapıştıracaksanız su ile kurabiyeye yapıştıracaksanız bal ile yapıştırın.
8. Bir gece fırın içinde kurabiyeleri bekletmeden kesinlikle poşetlemeyin yoksa şeker hamurun şekli bozulur. Kurabiyeler nemlenir dağılır.
Epeydir aklımdan çıkmayan Selanik Gevreklerini yapmaya karar verdim. Bizim kuzguncukta çok eski tarihî bir taş fırın vardı. Okula giderken bazı zamanlar poğaça yada kurabiye alırdım. Beylerbeyi’ndeki okuluma gidene kadar bitmiş olurdu 🤭 . Hatirlatmak isterim ki Biscotti ile alakası bile yoktur. Biscotti yoğurulan bir hamurken Selanik Gevreği pandispanya hamurundan yapılır. İnternette maalesef bir çok tarifte bu hatayı gördüğüm için kendi tarifimi paylaşmaya karar verdim. Damak tadima güvenerek tarifi kendim yaptım reçete tarafıma aittir. Aktarlarda yada pasta malzemeleri satan yerlerde çok güzel karışık ufak doğranmuş meyve parçacıkları var. Onlardan alıp bu tarifte kullanabilirsiniz çok yakışıyor. Ben hazır elimde buluna kuru kayısıları kullandım. Doğranmış olarak marketlerde paketli satılıyor kayısı kuruları bir çok hamur işinde kullanıyorum ciden uğraşmaya değmez. 🤗 Selanik Gevreğinin iki püf noktası var. Bol kuruyemiş ve rengi kavruk olmayacak.
1 su bardağı minik küp doğranmış karışık kuru meyve ( kayısı vardı bir tek evde)
Selanik Gevreği Yapılışı
Yumurta beyazını şeker ile tras köpüğü olacak sekilde çırpın. Yumurta sarısını su ile çatalla karıştırıp çırpılmış yumurta beyazına eleyip karıştırın. Vanilin, kabartma tozu, nişasta ve unu eleyip karışıma ekleyin. Çok söndürmeden kuruyemiş, portakal kabuğu rendesi, ve kuru meyvelerini ekleyip spatula ile karıştırın. Fırın tepsisini yağlayıp unlayin. Fazla ununu tepsiyi tezgaha vurarak dökün. Üzerine karışımı döküp düzeltin. 170 dereceli fırında pişirin. Pandispanyayi bir gün dinlendirin. 1 santim kalınlığında dilimleyip fırın tepsisine alın. 60 dereceli fırında 1 saat kurutun. Kapağı açmayın 1-2 saat bekledikten sonra iyice çeksin içini. Fırında kuruduktan sonra dilerseniz kapaklı bir kavanozda günlerce saklayabilirsiniz üstelik bayatlamıyor da. Bu kurabiyeden bir kere yapan bir daha vazgeçemiyor. Şimdiden yapanlara afiyet olsun. Tarif ile ilgili soruları buradan yada sosyal medyadan iletirseniz mutlaka dönüş yaoarım. Sevgiler, şimdiden afiyet olsun.
