Etiket

Uncategorized

Göz at

Starbucks’ta kahve sırasında beklerken siparişlere kulak kesildim biraz. Bir tanesi içeceğini yağlı sütle isterken, üstünde taytı, kolunda spor çantasıyla sporda ne yaptığını yanındaki arkadaşına detaylı olarak anlatan hanımefendi ise yağsız sütlü Americano istedi. Düşündüm düşündüm, ne ara bu kadar çeşit çıktı? Sahi eskiden bu kadar süt çeşidi mi vardı?

Yağlı süt, yağsız süt, badem sütü, soya sütü, organik süt derken çeşitler artıyor da artıyor. Artıyor ama biz bilinçli mi tüketiyoruz? Yağlı sütle yağsız süt arasındaki farkı örneğin, ne kadar biliyoruz?

Yağlı Süt, Yağsız Süt, Yarım Yağlı Süt…
 
Belki siz de dikkat etmişsinizdir, marketlerde gördüğümüz sütler, yağ oranlarına göre 3 farklı şekilde sunuluyor:

Tam yağlı sütler: Yağ oranı azaltılmamış, enerji miktarı korunmuş sütlerdir. Tam yağlı sütler, %3 ila %3,4 oranında yağ içerir.
Yeterli ve dengeli beslenme için yeterli miktarda yağın da gıdalarla birlikte alınması gereklidir. Süt yağı önemli bir enerji kaynağıdır. Aynı zamanda laktozun en iyi şekilde kullanımını ve vücut için gerekli olan A, D, E, K vitaminlerinin taşınmasını sağlar.

Yarım yağlı sütler: Yarım yağlı sütler, tam yağlı sütteki yağın azaltılması ile, hiçbir koruyucu katkı maddesi kullanılmadan üretilir. Yarım yağlı sütler genellikle %1 – %2 oranı arasında yağ içerir.

Yağsız/ekstra light sütler: 0,15% ve altı  yağ oranına sahip sütlerdir. Normal sütten daha az kaloriye sahip olduklarından, özellikle kilo kontrolü amacıyla kullanılır ve kalp-damar hastalarının tercih etmesi önerilmektedir.


 
Light Süt Ürünleri Sağlığa Zararlı mı?
 
Geçenlerde bir arkadaşım, light sütün zararlı olduğuna dair bir şeyler duyduğunu söyleyince başladım araştırmaya. Çünkü light sütün zararlı olduğu şehir efsanesi, sütle ilgili doğru bilinen yanlışlar arasında başı çekiyor neredeyse. Ben de bu yüzden bayağı bir kaynak okudum, hepsi de aynı şeyi söylüyordu; hayır, light süt zararlı değil. Sütteki “light” ibaresi, sütün içindeki enerji değerinin diğer süt ürünlerine göre az olduğunu göstermek için kullanılıyor.

Siz Hangi Sütü Tercih Etmelisiniz?
 
Bu kişiye göre değişken bir durum. Dolayısıyla bir rahatsızlığınız yoksa veya doktorunuz tarafından uyarılmadıysanız, kilo koruma veya kilo verme gibi bir amacınız yoksa normal yağlı yani tam yağlı süt tüketebilirsiniz. Ancak doktorunuz uyardıysa, bir rahatsızlığınız varsa veya kilonuza dikkat ediyorsanız, kalori hesabı yapıyorsanız yarım yağlı veya yağsız sütleri tüketebilirsiniz.

Bir boomads advertorial içeriğidir.



Kahvaltılar özellikle de hafta sonu tatillerinde yapılanlar, tüm ailenin bir araya geldiği ve sabahı karşıladığı güzel anlardan biri. Kimi zaman her zamanki kahvaltı yiyeceklerinin yanında sofraya konan farklı tatlar o kahvaltıyı daha da lezzetlendirebiliyor.
Farklı tarzları denemek isteyenler için birçok yemek tarifleri bulunuyor. Hem sağlıklı hem de lezzetli yiyecekler  ile sofraları renklendirebilmek çok da zor değil. Kahvaltı hazırlarken faydalanabilecek iki lezzetli ve bir o kadar kolay tarifi denemek isteyenler için hazırladık. Özellikle Pazar kahvaltısı gibi özenilen sofralar için harika gidecek bu  tarifler hızlıca hazırlanabiliyor.
Yumurtalı Patates
Gerekli malzemeler:
2 adet büyük boy patates
2 yumurta
25 gram kaşar peyniri
6 dilim pastırma ya da salam
4 dal maydanoz
Karabiber
Pul biber
Tuz
Zeytinyağı
Patateslerin kabuklarını soymadan fırçalayarak yıkadıktan sonra, patateslerin eninden ince bir katmanı kapak şeklinde kesin ve içini altı delinmeyecek şekilde iyice oyun. Kaşar peynirini rendeleyin. Patateslerin içerisine rendelediğiniz kaşar peynirlerini koyun.
Maydanozları çok ince olmayacak şekilde dilimleyin. Pastırma ya da salam hangisini kullanacaksanız, onu da dilimleyerek hazırlayın. Kaşar peynirini koyduğunuz patateslerin içine maydanozla pastırmaları ya da salamları koyun. Üzerine baharatları dökün ve zeytinyağı gezdirin. Önceden ısıttığınız 180 derecelik fırında patatesler kızarana kadar fırında tutun. Kızarınca fırından çıkarın ve patateslerin her ikisine de birer yumurta kırdıktan sonra yumurtalar pişene kadar, 5 dakika daha fırında tutun. Patatesleri fırından çıkarın ve soğumadan servis edin. Kişi sayısına göre, patateslerin sayısını arttırabilirsiniz. Her birini tek kişilik bir yemek olarak düşünün. Bu tarifi arzu ederseniz, patates yerine ekmekle de yapabilmeniz mümkün. Büyük ve yuvarlak ekmekleri boyundan ikiye keserek malzemeleri aynı şekilde koyabilir ve fırında pişirebilirsiniz.
Domatesli Kahvaltılık Tart
Gerekli malzemeler:
6 adet domates
6 adet milföy hamuru
6 yemek kaşığı krem peynir
1 kalıp çörek otlu peynir
1 diş sarımsak
1 tutam esmer şeker
1 tutam tuz
1 avuç fesleğen yaprağı
1 avuç roka
10 adet badem
4-5 yemek kaşığı zeytinyağı
Bir tencere içine su koyup kaynattıktan sonra, domateslerin altını artı şeklinde bıçakla çizin ve hepsini kaynayan suyun içine atın. Bir kasenin içine de buzlu su koyun. Domatesleri kaynayan suya sokup 5 saniye tutun ve buzlu suya atıp çıkarın. Domateslerin hepsine şoklama işlemi uyguladıktan sonra artı şeklinde çizik attığınız kısmından kabuklarını çekip soyun. Kabuklarını soyduktan sonra domateslerin üst kısmını kestikten sonra  içlerini domatesin şeklini bozmamaya dikkat ederek oyun. Bir kağıt havlu ile domateslerin fazla suyunu alın ve kurumaya bırakın.
Fırın tepsisine yağlı kağıt serin ve milföyleri dizin. Fesleğen, roka, badem ve zeytinyağını rondodan geçirip püre haline getirdikten sonra, karışımı her milföy hamuruna bölüştürün ve krem peynir sürün. Sarımsağın kabuklarını soyarak 6 dilime bölün ve her milföyün üzerine koyun. Çörek otlu peyniri ise, her milföye 2 dilim düşecek şekilde dilimlere ayırın ve üzerlerine yerleştirin. Son işlem olarak domatesleri milföylerin üzerine kapatın. Bunu yaparken milföyün üzerindeki malzemeleri domatesin içine doğru doldurmaya çalışın. Üzerlerine biraz esmer şeker serptiğinizde hem domatesler karamelize olacak hem de ekşi tadı gidecektir. Tuzu da serptikten sonra 200 dereceye ayarladığınız ve önceden ısıttığınız fırında 10 dakika pişirin. Milföyler kabarıp altın sarısı olunca fırından çıkarın. Tartlar piştikten sonra üzerlerine fesleğenli sostan döküp servis edin.
Sofralarınızda sunabileceğiz  kolay yemek tarifleri için www.kolayyemektarifleri.org adresini ziyaret edebilirsiniz.



Kahramanmaraş’ı herkes çok iyi bilir. Güzel ülkemizin güzel bir ilidir. Çoğu insan Kahramanmaraş’ı duyunca aklına dondurma gelir. Peki bunun sebebi nedir? Dondurmasının güzelliği mi? Yoksa dondurmayı satın aldığınızda yapılan sunum mu? İnsanların bir kısmı dondurmayı, diğer bir kısmı ise sunumunu sever. Ayrıca dondurmayı yerken tıpkı bir sakız çiğner gibi, bir yemeği yer gibi, bir dondurmayı yer gibi olursunuz.
İstanbul’un neredeyse her semtinde küçük, kendi çapında bir seyyar Maraş dondurmacısı bulabilirsiniz. Fakat hepsi tam istediğiniz tadı vermeyebilir. Zaten asıl Maraş dondurmasını ilk tadışta anlayabilirsiniz. İşte Carte d’Or’da bu duruma bir yenilik getirmiş, Maraş dondurmasını evimizin yakınındaki bakkallara ve marketlere has ve has Maraş dondurmasını getirmiş. Taze keçi sütünden yapılmış hakiki ve has Maraş dondurmasını istediğiniz tüm marketlerde bulabilirsiniz.
Sanmayın ki Maraş dondurması sadece sade yenilir. Birçok tatlı tarifi deneyebilirsiniz bu dondurmayla. Hangi tatlıda kullanırsanız kullanın tatlının tadını on katına çıkaran bir dondurma. Gelin bir örneğe bakalım;
Malzemeler için bir paket baklava hamuru, yirmi tane hurma, bir su bardağı kadar ceviz, altı çorba kaşığı kadar  margarin, Carte d’Or Kesme Maraş Dondurması(sade). Şerbeti için ise dört su bardağı kadar su, üç su bardağı kadar şeker ve yarım limon suyu yeterli.
Hazırlanışına geçicek olursak ise margarini önce kısık ateşte eritin, sonrasında sekiz adet baklava hamurunun arasına sürüp sekiz adet hamuru istifleyin. Sonrasında hurmalarınızın çekirdeklerini ayıklayıp ikiye ayırın.
Sonrasında bu hurmaları hamurun uzun kalan kısmına yan yan durucak şekilde uzunlamasına dizin. Hurmaların üstüne cevizinizi koyun, sonrasında baklavayı sıkı bir rulo gibi sarın. Ve sonrasında parmak boyunda dilimlediğiniz baklavaların üzerine bir kat margarin sürüp iki yüz derecede on iki dakika kadar (üstü kızarması yeterli) pişirin.
Şeker su ve limon suyuyla şerbetinizi hazırlayın, soğumaya bırakın. Fırından çıkan mis gibi baklavaların üzerine hazırlamış olduğunuz şerbeti bir güzel yayın. Yanına da 2 dilim Carte D’or kesme Maraş dondurması ile (sade) servis edebilirsiniz. Afiyet olsun!
Tatlısı güzel, tadı güzel, yemesi güzel, sohbeti güzel. Bir dondurmadan daha ne beklenir ki? Hayatınızdan eksik etmek istemeyeceğiniz bir tadı Maraş dondurmasını Carte D’or evinize kadar getirdi. Tek yapmanız gereken markete gidip satın almak.
                                                                    

Bir boomads advertorial içeriğidir.

 Bir boomads advertorial içeriğidir.

Malum yaz ayı geldi ve hepimiz boğazımız ağrıyana kadar Cornetto, Magnum gibi dondurmalara giriştik. Dondurma zaten yaz ayının sembollerinden biridir. Sıcakta terlerken direk insanın aklına gelir bi dondurma yesek de serinlesek diye. Tabii anne babamız genelde dondurma yediğimiz zaman “Zararlı, çok yeme!” gibi söylemlerde bulunuyorlar. Fakat dondurmanın zararından çok faydalarının olduğu ise bilinmeyen gerçekler arasında bulunuyor. İşte dondurmanın faydaları:

 Dondurmalar Adeta Vitamin ve Mineral Deposudur! Dondurmalar, çok bilinmese de içlerinde pek çok vitamin ve mineral barındırırlar. Bu vitaminlerden ve faydalarından kısaca bahsedecek olursak:

 A Vitamini: Gözde meydana gelebilecek problemleri ve körlüğü önlemekle beraber bağışıklık sistemini de kuvvetlendirerek cilt sorunlarını da engeller. Genellikle meyveli dondurmalarda bulunur.

 B6 vitamini: Magnezyum ve çinko gibi birçok mineralin vücut içindeki işlevlerine olumlu etki ederek amino asitlerin ince bağırsaktan emiliminde görev alan bu vitamin genelde sütlü dondurmalarda bulunmaktadır.

B12 vitamini: Protein sentezi, besinlerin vücuda alınması ve doğru bir şekilde sindirilmesi gibi pek çok işlevi kolaylaştıran bu vitamin de sütlü dondurmaların faydalarından biridir.

C vitamini: Genellikle meyveli dondurmalarda bulunan bu vitamin, iskorbüt hastalığı gibi pek çok hastalığı engelleyen ve vücut dokusunu sağlamlaştıran proteinler içeren bu vitamin genelde meyveli dondurmalarda bulunmaktadır.

D vitamini: Çocukların vücutlarının büyümesi ve gelişmesi için gerekli olan D vitamini, genellikle sütlü dondurmalarda bulunur. Cornetto’nun kaymaklı dondurması da buna dahildir.

E vitamini: Sinir dokusu, kan damarları gibi pek çok özel dokuların korunmasını ve bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlayan bu vitamin az bir miktar da olsa meyveli dondurmaların faydaları içerisindedir.

Bu vitaminlerin dışında ayrıca vücudun direnç mekanizmasını arttıran ve sinir fonksiyonlarını geliştiren pek çok mineral de bulunmaktadır.

Dondurma Ayrıca Kilo Vermeye Yarar!

Evet, yanlış duymadınız! Dondurmalar, bilinenin aksine kilo aldırmaz, hatta kilo verdirir! Bunun sebebini ise bilim adamları yaptığı testler ile şöyle açıklıyor:

 “İki kadın üzerinde yaptığımız çeşitli testler ve gözlemler sonucu; kadınlardan birisi enerji kazanmak için çeşitli tatlılar yerken, bir diğeri ise tatlı yerine dondurma yiyordu. Yaptığımız testlerin sonucuna göre normal tatlı yiyen kadının kilo alması, diğer kadının ise aksine kilo vermesi! Bunun nedeni ise dondurmaların diğer tatlılara göre daha az kalori bulundurmasıdır. Fakat dondurmaların ise alındığı yere dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü güvenilir yerlerden alınmadığı takdirde müşteriler yapay tatlandırıcı ile karşılaşıp aksine kilo alabiliyorlar.”

 Mutluluğun Leziz Formülü

 Dondurmaların faydaları üzerine araştırma yapan bilim adamları, beynin zevk merkezi olan orbitofrontal korteksinde dondurmanın etkileşim meydana getirdiği gerekçesiyle, her dondurma kaşığını ağzımıza götürdüğümüzde mutlu olduğumuzu hissederiz.

 Önemli Not: Eğer dondurmaların faydalarından yararlarından faydalanmak istiyorsanız, mutlaka bilindik ve marka haline gelmiş yerlerden alışveriş yapınız. Aksi takdirde bilinmedik ve güvenilir olmayan yerlerden alışveriş yaparsanız, zararlı katkı maddeleri ile karşılaşabilir ve sağlığınıza zarar verebilirsiniz.

Bir boomads advertorial  içeriğidir.

 Bir boomads advertorial içeriğidir.
 Bir boomads advertorial içeriğidir.


Gün geçmiyor ki yeni yemek siteleri açılmasın. Kendi adıma çoğunu takip edemiyorum hatta etmiyorum çünkü birbirinin aynı sitelerde gezinmek sıkıcı geliyor. Bir bakıyorsun aynı tarifi bir çok sitede üzerinde başka logolarla görüyorsun. Bundan bende çok nasibi almış bir blogger olarak çok da yapabileceğimiz bir şey yok. İşte tam da bu duygularla beğenebileceğim bir yemek sitesi yok derken yemek.com sitesine denk geldiğim de ne kadar süre siteyi gezdim bilmiyorum. Tasarımı ve tariflerin orijinalliği gerçekte beni çok etkiledi. Site kullanıcılarına internet ortamında, mobil telefonlarda, akıllı TV sistemlerinde veya benzer platformlarda geliştirilebilen uygulamalardan kullanıcılara üyelik, kendi sayfalarını oluşturma bu sayfalara içerik ekleme, tariflere yorum yapma, puan verme gibi imkanlar sunuyor.Facebook ile üye olma kısmı en sevdiğim özelliktir. Öyle uzun uzun üyelik bilgilerini doldurmayı sevmiyorum çok iyi olmuş bu özelliği. Bir çok kullanıcı kendi tarif, yorum ve yeme içme yazıları olduğu bölüm açmış. Tarif sonlarında bir de ” doymayanalar için bir de videomuz var” kısmı çok eğlenceli geldi bana 🙂

Geçenlerde yine yeni tarifler ararken ilginçtir uzun zamandır unuttuğum bir o kadar da aslında çok sevdiğim bir tarife denk geldim yemek com sitesin de ” Etimek Tatlısı ” Ne çok yapardı rahmetle annem. Elbette benim çocukluğumda kruvasanlar, chesecake’ler Tiremusular yoktu. Günlerin vazgeçilmezi, evin beylerinin de ”hanım bi etimek yapsana ” dedikleri şipşak pratik bir tatlıydı. Görür görmez ekrana kilitlenip tarifi başladım okumaya. Bu benim çocukken yaptığım etimekle ilgisi yoktu elbette daha güzel ve daha iştah açıcıydı yapmak için bekleyemediğim bir tarifti. Tarifte elma kullanılmıştı ama ben gece gece elmayı bulamayacağım dan şeftali ile yapmaya karar vermiştim. Bir tarife başlayınca malzeme eksikse işte o vakit alternatif bir tarife dönüştürmek lazım. Mutfak sonuçta sizin ve siz ne isterseniz odur. Benimde gece gece yaptığım etimek tatlısı böyle çıktı bir sürü eksik malzeme sayesinde. Orijinal etimek tatlısını merak edenler linki tıklayabilir. Sizinde kendinizin yaptığı tarifleri yemek com sitesin de yayaınlamanız için üye olmanız yeterli.

FIRINDA LİMONLU VE KEKİKLİ PİLİÇ ROSTO

Kolay Fırında Tavuk Tarifi



Kolay Fırında Tavuk Tarifi Fırında tavuk yemekler; pratik hazırlanmaları, çabuk pişmeleri, sofraya şık bir görsellik kazandırmaları ve lezzetleri dışında sağlıklı olmaları dolayısıyla da çokça tercih ediliyor. Kısa sürede hazırlayabileceğiniz ve lezzetinden emin olabileceğiniz birçok fırında tavuk tarifi ile dört dörtlük sofralarda mükemmel lezzetlere ulaşabilirsiniz.

 Fırında Sebzeli Tavuk Graten 

Tavuklu sebzeli graten; patlıcan, patates, mantar, domates, biber, kabak, bezelye, havuç gibi sebzelerden dilediğinizi ekleyebileceğiniz ve bu şekilde elinizdeki sebzeleri de değerlendirebileceğiniz; pratikliğine ve lezzetine inanamayacağınız nefis bir tarif olarak öne çıkıyor. Tarifi hazırlamak için tavuk eti ve sebzeler; yağ, tuz ve baharatlar ile karıştırılır ve pişene kadar fırınlanır. Üzerine beşamel sos ve rendelenmiş kaşar peyniri eklenir ve on dakika kadar daha fırınlanıp servis edilir.

Fırında Kremalı Tavuk 

Göğüs eti, yağsız olduğu için kuru bir tada sahip olduğunu düşünenleri şaşırtacak olan bu tarifte; krema, salça, yoğurt, tuz, karabiber, pul biber karışımında harmanlanan yuvarlak doğranmış ince patates dilimleri ve ince kesilmiş tavuk göğsü parçaları bir fırın kabına; alta patatesler üste ise tavuklar gelecek şekilde yerleştirilip 180 derecede fırınlanıyor.

 Fırın Poşetinde Bütün Tavuk

 Yoğurt, salça, rendelenmiş sarımsak, ince kıyılmış taze biberiye, limon suyu, tereyağı, kekik ve rendelenmiş limon kabuğunun karıştırılması ile elde edilen sos; iç kısmı arpacık soğan, defne yaprağı ve limon dilimleri ile doldurulan tavuğun üzerine sürülür. İri patates ve havuç dilimleri ile fırın poşetine alınan beşamel soslu tavuk, poşette delikler açıldıktan sonra önceden ısıtılmış 190 derece fırında 50 dakika pişirilir.

Fırında Tavuk Sote

 Kavrulan soğan, sarımsak ve biberlere kuşbaşı tavuk göğsü parçaları eklenir ve suyunu çekene kadar pişirilir. Salça ile bir iki dakika kavrulan tavuklara; patates veya kabak gibi dilediğiniz sebzeler ve baharatlar eklenir ve sıcak su da ilave edilerek bir taşım kaynatılıp ocaktan alınır. Bir fırın kabına yerleştirilen sebzeli tavuk sote, çok az sıcak su ilavesi ile patatesler pişene kadar fırınlanır.

 Fırında Bütün Tavuk 

Genellikle fırın poşeti kullanılmadan fırında bütün olarak pişirilen tavuk tariflerinin pek çoğunun uzun pişme süresi nedeniyle pratik olmadığı düşünülür. Fakat bu leziz tarifte fırınlanmadan önce diri kalacak şekilde haşlanan tavuğa; bal, limon suyu, zeytinyağı ve tuzdan oluşan bir sos sürülüyor ve patates, soğan, sarımsak ve havuç eklenen tepsi fırınla sürülüyor. Böylece, hem ilk aşamada haşlanan tavuktan pilav için tavuk suyu elde ediliyor hem de tavuk, fırınlanma sürecinde nemini kaybetmiyor. Daha fazla tarife ulaşmak için birbirinden güzel tatlar barındıran, Knorr’un hazırladığı www.herkessofraya.com adresini inceleyebilir; lezzetiyle fark yaratan yemekleri keşfedebilirsiniz.

Ramazan ayı bolluk ve bereket ayı olarak biliniyor. Yardımlaşmanın, paylaşmanın ve anlayışın her yerde kendisini gösterdiği bu ayda sofralar daha şenlikli ve keyifli oluyor. Yemekli misafirlerin sayısı ile orantılı olarak sofraların neşesi de hiç olmadığı kadar artıyor. Türk mutfağı tatlı çeşitliliği açısında oldukça zengin bir dünya mutfağı olarak biliniyor. Sütlü, şerbetli pek çok tatlının yanı sıra helvalar, hamur işleri de Türk mutfağında oldukça büyük yer kaplayan lezzetler arasında yer alıyor. Yemek esnasında veya sonrasında ikram edilen hoşaf, komposto gibi meyveli tatlıların yanında aşure, güllaç gibi oldukça geleneksel tatlar da Türk mutfağının ünlü lezzetleri arasında yer alıyor. Türk mutfağının başrolünde yer alan sütlü ve şerbetli tatlıların yanı sıra birbirinden güzel hamur işleri, helvalar ve meyveli tatlılar da Carte d’Or‘un serin lezzetleri ile bambaşka tatlı tarifleri olarak karşımıza çıkıyor.

Ramazan Ayının Vazgeçilmezi Şerbetli Tatlılar Türk mutfağında yer alan ve en meşhur olan şerbetli tatlı kuşkusuz baklavadır. Şerbetli tatlı tarifleri arasında belki de en zorlarından birisi olan baklava; ince yufkanın arasında ceviz, Antep fıstığı konarak pişirilen baklava şerbet ile tatlandırıldıktan sonta servis ediliyor. Bilinenin aksine farklı dünya mutfaklarında yeri olan baklavanın tatlandırma aşamasında şekerli şerbet yerine bal şerbeti de kullanılabiliyor. Baklavadan sonra akla gelen tel kadayıf, şekerpare, oklavadan çekme, kemalpaşa, lokma, ekmek kadayıfı gibi pek çok şerbetli tatlı Türk mutfağının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Şerbetli tatlıların yoğun lezzetinin yanında Carte d’Or dondurmalar hafifliği ve ferahlığıyla ile mükemmel bir lezzet dengesi sunuyor. Tahinli cevizli kemalpaşa tatlısına eşlik eden Carte d’Or Classic Kaymaklı Dondurma, Carte d’Or Classic Karamel Parçalı Kaymak dondurma ile bir arada gerçek bir bütün olan lokma ve ballı taze incir sofraların gözde lezzetleri arasında yer alıyor.

 Hafif Ama Lezzetli Sütlü Tatlılar Sütün şeker ile birlikte kaynatılması temeli ile yapılan sütlü tatlılar, nişasta, pirinç unu, kakao gibi malzemeler ile kıvamlı hale getirildikten sonra servis edilir. Sütlaç, kazandibi, tavuk göğsü, puding en çok tüketilen sütlü tatlılar arasında yer alıyor. En az şerbetli tatlılar da olduğu kadar sütlü tatlılarda da başarılı olan Türk mutfağında dondurma da oldukça fazla tüketilen bir sütlü tatlıdır. Krokanlı sütlaca eşlik eden Carte d’Or Classic Sütlü Çikolata, tavuk göğsünü bambaşka bir boyuta taşıyan Carte d’Or Karamel Sosu ya da Carte d’Or Meyve Şöleni Sosu ile Türk mutfağının unutulmaz sütlü tatlıları farklı lezzetler ile sofralara geliyor. Geleneksel lezzetlerin, serinleten dondurma ile buluştuğu Ramazan’a özel enfes tatlılar hazırlamak için http://www.cartedor.com.tr/tarifler/ramazana-ozel-tatli-tarifleri?q=k10 adresini ziyaret edebilirsiniz.

 Bir boomads advertorial içeriğidir.

Haribo ile Hürriyet ailenin düzenlediği Cahamallows’lu tarifler yarışmasında bir tarifim ile katıldım. Sizden desteklerinizi istiyorum sadece linki tıklayıp Facebook beğen butonunu bir kez tıklamanız yeterli oluyor. Umarım desteklersiniz ve şimdiden teşekkür ederim.
Beğeni için tık tık

Alt tabanı için:
2 paket yulaflı bisküvi
2 yemek kaşığı fındık
2 yemek kaşığı süt
50 gram tereyağı
1 yemek kaşığı rendelenmiş taze zencefil
Kek için:
2 paket labne peynir
4 adet yumurta
1 çimdik tuz
1 su bardağı şeker
1 paket vanilya
1 yemek kasığı nişasta
Üst kreması için:
2 adet yumurta
3 çorba kaşığı un
2 çorba kaşığı nişasta
2 paket vanilya
1 litre süt
Üzeri için:

2 paket HARIBO Chamallows
HAZIRLANIŞI
Bisküvileri ve fındıkları rondodan geçirin.
Süt, zencefil ve eritilmiş tereyağını ekleyip karıştırın.
24 cm’lik kelepçeli kalıbın içine yağlı kâğıt kesip ortasına ve yanlarına koyun.
Bisküvili harcı tabanına yayın ve kaşıkla bastırarak düzeltin ve buzdolabında 1 saat bekletip 175 derece 15 dakika pisirip sogutun.
Kek için yumurtalari sarılarından ayrırip beyazları bir çimdik tuz ile mikserle çırpılmaya başlanın
Yavaş yavaş şeker ilave edilerek çırpma işlemi devam edilir.
Yumurtanın sarıları krema, labne peyniri, vanilya ve nişasta ile karıştırin.
Yumurta beyazına sarılarıyla hazırladığınız karışımı ilave edin ve spatula ile alttan üste havalandırarak karıştırın.
Çırpma teli yada mikser kullanmayın söndürmeden karıştırıp kelepçeli kalıba karışı alın.
110 derecede ısınmış fırında pişirmeye bırakın 30 dakika sonra ısı 150 dereceye getirilir hafif pembeleşince fırın kapatılır.
Oda ısısında soğuttuktan sonra 1 gece buzdolabında kalıptan çıkarmadan dinlendirin.
Ertesi gün üst kremasını hazırlayın.
krema için olan malzemeleri tencerede karıştırarak pişirin.
İlk sıcağı çıktıktan sonra karıştırıp daha önce pişirdiğimiz cheesecake’in üstüne dökün. üzeri için Chamallows’ları benmari usulde eritip krema sıkma torbası ile kekin üzerini süsleyin.
Fırını 250 derecede ızgara ayarına getirin.
İyice ısındığında üst rafına alıp 1-2 dakika hafif karamel yanığı olana
kadar pişirin.

FIRINDA PÜRELİ KÖFTE


Köfte, yediden yetmişe herkesin severek yediği ender yemeklerden biri olarak her mutfağın vazgeçilmez tariflerinden birini oluşturuyor. Çocuklarınızın da favori yemeği oluyor.
 Hep aynı köfte tarifini uygulamaktan sıkıldıysanız ya da mutfağınıza biraz değişiklik katmak istiyorsanız farklı fırında köfte tarifleri deneyebilirsiniz.

Fırında Köfte Çeşitleri ile Sofranıza Protein Katın
Köftenin, çok sevilmesinin dışında özellikle çocukların ve gençlerin gelişimi için çok önemli bir etken olan protein açısından zengin olması da birçok sofrada tercih edilmesinin sebebi oluyor. Ana öğünlerde protein alımı, hem gün içinde enerji sağlıyor hem de tok tutuyor. İdeal bir öğünde sebze ve protein kaynağı olan et veya yumurta gibi besinlerin bir arada tüketilmesi öneriliyor. Siz de fırında köfte çeşitlerinde sebzelerle eti bir araya getirebilir,  besleyici bir yemeği tek tabakta servis edebilirsiniz. Üstelik, sebzeli fırında köfte tarifleri sayesinde çocuklarınızın normalde yemediği sebzeleri de yemelerini sağlayabilirsiniz.
Köfte ile Sebzeleri Fırın Tepsisinde Buluşturun
Evinizde bulunan hemen hemen her sebzeyi böyle bir tarifte kullanabilirsiniz. Patatesten havuca, domatesten taze fasulyeye her türlü sebze, köfte ile uyumlu olacaktır. Yemeğinizde kullanacağınız sebzeleri buharda diriliklerini kaybedinceye dek yaklaşık 5 dakika kadar haşlayın. Eğer sebzeleri tamamen pişene dek haşlarsanız, fırına girdikleri zaman dağılırlar. Bu yüzden 5 dakika yeterli olacaktır. Haşlamak yerine sebzeleri az zeytinyağı ile kavurmayı da tercih edebilirsiniz. Hazırladığınız sebzeleri azıcık yağlamış olduğunuz tepsiye yayın, sebzelerinizin arasına istediğiniz formda şekillendirdiğiniz köftelerinizi yerleştirin. Köftelerinizi hazırlamak için kıyma ve Knorr köfte harcını birleştirmeniz yeterli olacaktır. Eğer sebzeleriniz ufak parçalar halindeyse köftelerinizi de ufak toplar halinde hazırlayabilirsiniz. Tüm malzemeyi yerleştirdiğiniz fırın kabına en son domates rendesi ekleyin ve fırına verin. Yaklaşık 30 dakika içinde sebzeli fırında köfteniz hazır olacaktır.
Çocuklar İçin Fırında Köfte Tarifleri
Neredeyse her çocuğun en sevdiği yemekler; köfte, patates ve makarna oluyor. Siz de çocuklarınızı sevindirmek için onlara bu malzemelerle leziz fırın köfte çeşitleri hazırlayabilirsiniz. Patatesleri kalın dilimler halinde kesin, kızartın ve bir kenara alın. Daha sonra köftelerinizi hazırlayın ve onları da az yağlı bir tavada mühürleyin. Patates ve köfteler, daha sonra fırına girecekleri için tamamen pişmelerine gerek yok; dışlarının kızarması yeterli olacaktır. Kızarmış köfte ve patatesleri, domates rendesi ve baharatlarla beraber bir fırın kabında 25 dakika kadar pişirin, köfte ve patatesler piştiklerinde fırından alın ve geniş bir tabağa koyduğunuz makarnanın üzerinde servis edin.
Yepyeni fırın köfte tarifleriyle tanışmak ve bu tarifleri hem pratik hem de lezzetli bir şekilde hazırlamanızı sağlayacak ürünleri görmek için http://www.herkessofraya.comadresini ziyaret edebilirsiniz.

 Bir boomads advertorial içeriğidir.

Anneler Günü geldi çattı… “Hep daha iyisi” diyerek bebeklerin ve annelerin isteklerine her zaman en iyi şekilde cevap veren, Türkiye’nin yeni bebek bezi ve ıslak havlu markası Sleepy, Unutkan Anneler’e teşekkür ederek onları unutmadığını gösterdi. Bir zamanlar uyku kelimesini en sıcak kelime olarak tanımlayan, %50 indirimleri ve yeni sezon çantaları kaçırmayan, en son çıkan filmlere en önce giden, yemek keyfinden asla ödün vermeyen, küçük bir temizlikten sonra bile en az 3 saat dinlenen ve fönsüz dışarı adımını atmayan ama bir gün, dünyalarını değiştiren o büyük mutluluk ile birlikte dünyaları unutan tüm Unutkan Anneler’in Anneler Günü’nü büyük bir coşku ile kutladı. Kendilerini çocuklarına adaya Unutkan Anneler’i unutmayan Sleepy, Anneler Günü için özel olarak hazırladığı ajandası ile de tüm annelerin kalbini çalmayı başardı. #unutkananneler hashtag’ini kullanarak Instagram ve Twitter sayfalarında paylaşımda bulunan ve Mayıs Ayı boyunca market.sleepy.com.tr adresinden alışveriş yapan herkese dağıtılacak bu ajanda ile tüm bir yıl mutluluk ve bol bol gülümsemeyle geçecek. http://www.unutkananneler.com/
 Sleepy, en sevdikleri pastanın son dilimini her zaman çocuklarına ayıran ve gerçek sevginin ne anlama geldiğini varlıklarıyla kanıtlayan Unutkan Anneler’e “İyi ki varsınız…” diyor ve kalpten bir teşekkür gönderiyor.

 Bir boomads advertorial içeriğidir.